5 Aralık 2025

Akın Öztürk’ten Akar ve Güler’e: 9 yıldır gerçekleri açıklamanızı bekliyorum

5 Ağustos 2025

Akın Öztürk, Genelkurmay Çatı Davası’nda Hulusi Akar ve Yaşar Güler’e seslendi: “9 yıl geçti, mahkemeye gelip gerçekleri açıklayın.”

Ankara’da yeniden görülen Genelkurmay Çatı Davası’nda, 15 Temmuz darbe girişiminin “1 numarası” olmakla suçlanan dönemin Yüksek Askeri Şura (YAŞ) Üyesi Orgeneral Akın Öztürk’ün ifadeleri, dava sürecine damga vurdu. Öztürk, darbe gecesiyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunarak, dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve Genelkurmay İkinci Başkanı Yaşar Güler’e mahkemeye gelip ifade vermeleri çağrısında bulundu. Duruşma salonunda yaptığı açıklamalarda dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ile Genelkurmay İkinci Başkanı Yaşar Güler’e seslenen Öztürk, “9 yıl geçti, hâlâ gelip gerçekleri açıklamadınız.”

Öztürk’ün bu çıkışı, hem duruşma salonunda hem kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Deliller, Öztürk’ün darbeden habersiz olduğunu, darbecileri ikna etmeye çalıştığını ortaya koyuyor.

TORUNUYLA OYUN OYNARKEN DARBE GİRİŞİMİNİ ÖĞRENDİ

Öztürk’ün o geceye dair anlattıkları, resmi delillerle örtüşüyor. HTS kayıtları, kamera görüntüleri ve tanık ifadelerine göre; Akın Öztürk darbe girişimini saat 22.35 civarında, yani olayların başlamasından yaklaşık iki saat sonra öğrendi.

Duruşmada konuşan Öztürk, “Kızımın evindeydim. Torunumla oyun oynuyordum. Darbe girişiminden habersizdim,” dedi. Tanıklar da bu bilgileri doğrularken, Öztürk’ün planlamada hiçbir rol almadığı, aksine süreci sonlandırmak için çaba gösterdiği vurgulandı.

AKINCI ÜSSÜ’NE AKAR VE ÜNAL’IN TALİMATIYLA GİTTİ

Dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’ın talimatıyla Akıncı Üssü’ne gittiğini vurgulayan Öztürk, darbecileri vazgeçirmek için sivil kıyafetlerle, hatta terliklerle üsse geldiğini belirtti. Akın Öztürk, darbe gecesi Akıncı Üssü’ne gelişinin ardındaki gerçeği şöyle anlattı: “Hulusi Akar bana, ‘Ya Akın, git şunlarla bir konuş, bu işi bitirsinler,’ dedi. Ben de dışarı çıktım, 143. Filoda olduklarını öğrendim. Genelkurmay Başkanı’nın emirlerini aynen ilettim. Bu işin yanlış olduğunu, bu devirde böyle şeylerin kabul görmeyeceğini söyledim,” diyerek o geceki çabalarını anlattı. Öztürk’ün bu ifadeleri, Akıncı Davası’nda ifade veren general ve subaylar tarafından da doğrulandı.

9 YILDIR BU MAHKEMEDE SİZİ BEKLİYORUM

Yargıtay’ın kısmi bozma kararından sonra Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, Öztürk’ün en dikkat çekici çıkışı, Akar ve Güler’e yönelik çağrısı oldu. Öztürk, “Hulusi Akar ve Yaşar Güler! 9 yıl geçti ama sizden hâlâ şu mahkemeye gelip gerçekleri açıklamanızı bekliyorum. Sizden bunu hâlâ bekliyorum,” diyerek mahkemede ifade vermeyen iki isme meydan okudu. Öztürk’ün, darbe gecesi Yaşar Güler’i darbecilerin elinden kurtardığı, bu sırada Güler’in, “Akın Paşam, senin geleceğini biliyordum,” dediği de duruşmada gündeme geldi. Ancak Güler ve Akar’ın gizli celsede verdikleri ifadeler, kamuoyuyla paylaşılmadı.

GERGERLİOĞLU: AKAR VE GÜLER SABAHA KADAR ÖZTÜRK’LE BERABERDİ

Duruşmayı takip eden DEM Parti Kocaeli Milletvekili ve insan hakları savunucusu Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu, Öztürk’ün açıklamalarını kamuoyuna taşıdı. Gergerlioğlu, “Akar ve Güler sabaha kadar Akın Öztürk’le beraberdiler. Ama mahkemeye gelip konuşmuyorlar. Neden?” diye sordu.

“Akın Öztürk darbecilere, ‘Manyak mısınız? Ne yapıyorsunuz?’ diye bağırmış. Bu ifadeler, olayların aydınlatılması açısından kritik. Ancak üst düzey komutanlar sessizliğini koruyor.”

Gergerlioğlu’nun bu sözleri, 15 Temmuz’un hâlâ karanlıkta kalan yönlerinin peşine düşen az sayıdaki siyasetçinin varlığına işaret ediyor.

TANIK SUBAYLAR: “BU İŞE SON VERİN” DİYE BAĞIRDI

Duruşmalarda tanıklık eden çok sayıda rütbeli asker, Akın Öztürk’ün darbecilere müdahale ettiğini doğruladı. Pilot Kurmay Albay Mehmet Alkır, Öztürk’ün 143. Filoya gelerek, “Bu devirde böyle şeyler olur mu? Bu yaptığınız yanlış! Bu işe hemen son verin!” dediğini aktardı.

Öztürk’ün müdahalesini doğrulayan bir başka isim, 2016’daki ifadesinde “O bir arabulucuydu” diyen ve geçtiğimiz yıl vefat eden Tuğgeneral Mustafa Barış Avıalan oldu. Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Hakan Evrim de Öztürk’ün gelişinin Akar’ın emriyle gerçekleştiğini söyledi.

“DARBENİN 1 NUMARASI” İDDİASI ÇÜRÜDÜ

Akın Öztürk’e yönelik en büyük suçlama, “darbenin bir numarası” olduğuydu. Ancak bu iddianın temelinde sadece, Hava Kuvvetleri Komutanı Mehmet Şanver’in kızının düğününe katılmaması vardı.

Öztürk, düğüne katılamama nedenini, kanser hastası babasıyla ilgilenmesi ve yeğenine kız istemeye gitmesi olarak haftalar öncesinden bildirdiğini belirtti. Düğüne katılmayan tek generalin kendisi olmadığı da ortaya çıktı.

Gazeteci Müyesser Yıldız, 2022 yılında Halk TV’de yaptığı açıklamada, Çankaya Köşkü’nde Akar’ın “Akın Öztürk’ün darbe ile ilgisi yok” dediğini aktarmıştı. Yıldız, “20 Temmuz’da Genelkurmay ‘Öztürk’ü Akıncı’ya biz gönderdik’ açıklamasını yaptı,” diyerek suçlamaların temelsizliğine dikkat çekti.

YAŞAR GÜLER’İ KURTARDI, ÜNAL’A ARAÇ VERDİ

Öztürk’ün yalnızca darbecilere karşı çaba göstermekle kalmadığı, rehin alınan Orgeneral Yaşar Güler’i kurtardığı ve Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’a makam aracını tahsis ettiği de mahkeme kayıtlarında yer aldı.

Yurtta Sulh Konseyi üyeliğiyle suçlanmasına rağmen, bu üyeliğe dair hiçbir somut delil bulunamadı. Müyesser Yıldız, “Tişört ve terlikle Akıncı Üssü’ne giden biri darbenin bir numarası olamaz,” sözleriyle suçlamaların absürtlüğüne dikkat çekti.

TÜRKİYE’NİN YAKIN TARİHİ İÇİN KRİTİK DAVA

Genelkurmay Çatı Davası, 15 Temmuz’un karanlık noktalarının aydınlatılması için önemli bir fırsat olmaya devam ediyor. Ancak Akar ve Güler gibi dönemin en kilit isimlerinin mahkemede açık ifadeler vermemesi, kamuoyunda ciddi soru işaretlerine neden oluyor.

Akın Öztürk’ün çağrısı, yalnızca bir sanığın savunması değil; aynı zamanda Türkiye’nin yakın tarihine ışık tutacak bir yüzleşme çağrısı niteliği taşıyor. Gerçeklerin açığa çıkması, ancak susanların konuşmasıyla mümkün olacak.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Sonraki

Siyasal İslamcılar, “küfür” dedikleri devleti talan ettiler

Önceki

Uygarlık çöküşe gidiyor

GitYukarı

Don't Miss