ABD’de federal mahkeme, Trump yönetiminin Harvard Üniversitesi’ne yabancı öğrenci yasağını geçici olarak durdurdu.

ABD’de federal bir yargıç, Trump yönetiminin Harvard Üniversitesi’ne yabancı öğrenci alımını yasaklayan kararını geçici olarak durdurdu. Mahkemenin bu kararı, Harvard Üniversitesi’nin açtığı dava üzerine alındı ve sürecin daha uzun bir hukuki mücadeleye dönüşmesi bekleniyor.
MAHKEMENİN KARARI GEÇİCİ
Trump yönetimi, Harvard gibi elit üniversitelerin yabancı öğrencileri kabul etmesini engellemeye yönelik bir karar almıştı. Ancak Massachusetts eyaletindeki federal yargıç Allison D. Burroughs, bu yasağın üniversiteye “ani ve onarılamaz zarar” vereceğine hükmederek, geçici bir ihtiyati tedbir kararı verdi. Bu karar, hükümetin Harvard’ın yabancı öğrenci kabul etmesini engellemesini şimdilik durdurmuş oldu.
GEREKÇE: HARVARD’IN YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ YERİNE GETİRMEMESİ
ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem, yasağın gerekçesini Harvard’ın bazı yabancı öğrenciler hakkında bilgi vermemesi, kampüste Yahudi öğrencilere güvenli bir ortam sağlamaması ve “Amerikan karşıtı, terör yanlısı” faaliyetlere izin vermesi olarak açıkladı. Ayrıca, herhangi bir somut kanıt sunmaksızın üniversite, Çin Komünist Partisi ile iş birliği yapmakla da suçlandı.
HARVARD: SİYASİ BASKIYA MARUZ KALIYORUZ
Harvard Üniversitesi, federal mahkemeye sunduğu dilekçede, Trump yönetiminin bu kararının “hukuka aykırı bir misilleme” olduğunu savundu. Üniversite yönetimi, bunun siyasi baskının bir parçası olduğunu ve akademik özgürlüğe doğrudan müdahale anlamı taşıdığını belirtti.
TRUMP YÖNETİMİ DAHA ÖNCE DE FONLARI DURDURMUŞTU
Trump yönetimi, daha önce de Harvard’a yönelik milyarlarca dolarlık devlet desteğini askıya almıştı. Gerekçe olarak üniversitenin “aşırı sol-liberal” bir çizgide olması gösterilmişti. Bu son gelişme, hükümet ile üniversite arasındaki gerilimin daha da artmasına yol açtı.
KARAR GEÇİCİ, HUKUKİ SÜREÇ DEVAM EDECEK
Mahkemenin verdiği ihtiyati tedbir kararı, şimdilik Harvard’ın yabancı öğrencileri kabul etmeye devam edebileceği anlamına geliyor. Ancak bu karar nihai bir hüküm değil. Uzmanlar, davanın ilerleyen günlerde ABD yargısında çok daha geniş tartışmalara yol açabileceğini belirtiyor.