Dünya, 20 Ocak’ta yemin edip göreve başlayan ABD Başkanı Trump’ı konuşuyor. Çin, Rusya, Kanada, Danimarka, Meksika ve Filistin dahil birçok ülkeden zorla toprak ya da ticari ayrıcalık isteyen Trump’ın sıradaki hedefinin ne olduğu merak ediliyor.
ABD Başkanı Donald Trump, 20 Ocak tarihinde yemin ederek göreve başlamasının ardından geçen bir haftada dünyayı ekonomik ve siyasi yaptırım tehditleriyle baskı altına almaya ve dizayn etmeye çalışıyor. ABD Başkanı sadece ülkesinin rakiplerini değil müttefiklerini de hedef aldığı tehdit politikası tüm dünyayı kaosa taşıma ihtimalini barındırıyor. Politikasını “Önce Amerika” sloganı üzerine kuran Trump son bir haftada, Çin, Rusya, Kanada, Danimarka, Meksika ve Filistin dahil birçok ülke ve kurumu hedefe koydu. ABD Başkanı’nın son olarak, Washington’ın Latin Amerika’daki en yakın müttefiklerinden Kolombiya ile karşı karşıya geldi. ABD Başkanı yemin töreninde yaptığı konuşmada, kampanya döneminde uğradığı suikast girişimini “Tanrı beni Amerika’yı yeniden büyük yapmam için kurtardı” sözleriyle yorumlamıştı.
Yüksek çıta ve kademeli baskı
ABD Başkanı’nın ticaret ve düzensiz göçmen meselesinde politikasında muhatap ülkelere karşı çıtayı olabildiğince yüksek tutan ve tepkiye göre kademeli olarak uygulanacak bir sopa havuç politikasını uygulamak istediği değerlendiriliyor. Buna göre Trump ABD’nin yeni katı göçmenlik politikalarını yeterince desteklemediğini düşündüğü ülkeleri cezalandırmaya hazır görünüyor. Trump’ın adımlarının hem ABD’nin müttefiklerine hem de rakiplerine “ABD ile işbirliği yapmazsanız sonuçları ağır olur” mesajı vermek istediği değerlendiriliyor.
Son hedef Kolombiya oldu
Kolombiya’nın düzensiz göçmenleri taşıyan iki ABD askeri uçağının Bogota’ya inişine izin vermemesinin ardından, ABD Başkanı Trump’tan ek gümrük vergisi hamlesi geldi. Trump, Bogota’dan yapılacak ithalata yüzde 25 gümrük vergisi uygulanacağını bir hafta sonra ise yüzde 50’ye yükseltileceğini ilan etti. Trump’ın hamlesine Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Pedro, yüzde 50’lik gümrük vergisi artışıyla karşılık verdi. Taraflar arasındaki gerilim, Kolombiya’nın geri adım atması ve ABD’den gelecek tüm uçakları kabul edileceğinin açıklamasıyla şimdilik atlatıldı.
Grönland üzerinden Avrupa’ya mesaj
ABD Başkanı bu mesajında ciddi olduğunu geçen hafta Grönland konusunda Danimarka Başbakanı Matte Frederiksenle yaptığı sert geçtiği belirtilen telefon görüşmesinde gösterdi. Trump, Frederiksen ile yaptığı 45 dakikalık görüşmede ‘agresif ve saldırgan’ bir biçimde Grönland’ı ABD’ye katma talebini konuştu. Trump’ın Grönland özelinde Danimarka üzerinde kurduğu baskının, Avrupa Birliği üyesi ülkelere ve NATO’nun Avrupa kanadına hem dış ticaret dengesi hem de savunma harcamaları çerçevesinde taleplerinde ciddi olduğunu göstermek amaçlı olduğu belirtildi.
Meksika sınırına orduyu yığdı
Trump’ın seçim döneminde en önemli vaatlerinden biri Meksika sınırına düzensiz göçmen geçişine kapatmaktı. ABD Başkanı ayağının tozuyla binlerce Amerikan deniz piyadesini sınıra yığma kararı aldı. Sınırda Kararla birlikte ülke çapında düzensiz göçmen avı başladı, Meksikalı uyuşturucu kartelleri “terör örgütü” ilan edildi ve 1 Şubat itibarıyla Meksika’ya yüzde 25 ek gümrük vergisi uygulanması kararını aldı. Bu adımlarla Trump güney komşusunu, askeri, ekonomik ve siyasi baskı altında aldı.
Kuzeydeki ‘eyalet’ Kanada
ABD Başkanı ülkesinin yakın çevresinde bulunan devletleri baskı altına alma politikası çerçevesinde kuzey komşusu Kanada’yı da “eyalet” olarak nitelendirerek siyasi baskıyı artırdı. “Kanada’nın yıllardır ABD’den istifade ettiğini” dile getiren ABD Başkanı “buna izin vermeyeceğiz” dedi. Trump, ülkesinin her yıl Kanada’ya milyonlarca dolar kaybettiğini savunarak “Eğer ülke bir eyalet değilse yüzlerce milyon doları oraya harcamak istemiyorum. Eyalet olursa Kanada halkı çok daha düşük vergiler ödeyecek” diye konuştu. ABD Başkanı Kanada’ya da ek yüzde 25 gümrük vergisi uygulayacağını da belirtti.
Rusya’ya karşı üstten ton
Trump, yemin töreninden sonra Rusya’ya yönelik söylemini de sertleştirdi. Rusya’nın Ukrayna’yı işgal ederek çok kötü bir karar verdiğini savunan ABD Başkanı, Moskova’ya ekonomisinin çok kötü durumda olduğunu belirterek, “Eğer yakın zamanda bir anlaşma yapmazsak, Rusya’ya yaptırım uygulamaktan ve Rusya’dan ABD’ye satılan her şeye yüksek düzeyde gümrük vergisi uygulamaktan başka çarem kalmayacak” uyarısında bulundu.
Çin’e “iyi niyet” mesajı!
ABD Başkanı geçen hafta Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile yaptığı telefon görüşmesinde de “gümrük vergilerini” gündeme getirdi. Görüşmeyi “İyi ve dostane” diye niteleyen Trump, Pekin yönetimine karşı gümrük vergilerini kullanmamayı tercih edeceğini söyledi ancak gümrük vergilerini “muazzam bir güç” diye nitelendirdi. “Çin üzerinde çok büyük gücümüz var, o da gümrük vergileri ve onlar bunu istemiyor” diyen Trump “Ben de bunu kullanmak zorunda kalmamayı tercih ederim ama bu Çin üzerinde muazzam bir güç” ifadeleriyle “iyi niyet” mesajı verdi.
Riyad’dan 1 trilyon dolar
ABD Başkanı, Suudi Arabistan’dan da ilk yurt dışı ziyaret karşılığında 500 milyar dolarlık bir ticaret paketi talebinde bulundu. Trump, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile geçen hafta yaptığı telefon görüşmesinde dört yıl için 600 milyar dolarlık bir yatırım vaadi alırken, bu rakamın 1 trilyon dolara tamamlanmasını talep etti.