» Türkiye Eylül ayı Basın Özgürlüğü raporu yayınlandı: 52 gazeteciye soruşturma, 1 günde 648 habere engelleme, spikere gülümseme cezası…

Türkiye Eylül ayı Basın Özgürlüğü raporu yayınlandı: 52 gazeteciye soruşturma, 1 günde 648 habere engelleme, spikere gülümseme cezası…

Eski gazeteci ve CHP Milletvekili Utku Çakırözer Eylül ayında Türkiye genelinde yaşanan basın özgürlüğü ihlallerini derlediği raporunu yayınladı. Rapor, gazetecilerin ve basın kuruluşlarının tehdit ve soruşturmalarla baskı altına alındığını gazetecilerin haber ve sosyal medya paylaşımları sebebiyle sık sık hakim karşısına çıktığını ortaya koyuyor.

Her ay düzenli olarak hazırlanan Basın Özgürlüğü Raporu’nda eylül ayında yaşanan sorunlara dikkat çekildi. Gazeteciler ve basın kuruluşlarının tehdit ve soruşturmalarla baskı altına alındığını belirtilen raporda, gazetecilerin haber ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle 52 kez hakim karşısına çıkarken sadece 1 günde 648 habere erişim engeli getirildiği yer aldı.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNE TEHDİT VE SORUŞTURMALAR

Rapora göre, “Eylül ayında gazeteciler 52 kez hakim karşısına çıktı. Cezası onanan bir gazeteci tutuklandı. Gazetecilerin yazıları, sosyal medya paylaşakırımları nedeniyle evlerine baskın yapıldı. Özgür Yurttaş Haber Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Murat Yıldırım hakkında haber ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle başlatılan soruşturmada yakalama kararı çıkarıldı. Gazeteciler Ruşen Takva ve Kadir Cesur haber takibinde gözaltına alındı.

“YANLIŞLIKLA GÖZALTI” SAVUNMASI

Raporda, eylül ayında yaşanan basın özgürlüğü ihlalleriyle ilgili şu tespitler yer aldı:

“Karar gazetesi yazarı Elif Çakır, hakkında arama olduğu iddiasıyla Bursa’da gözaltına alındı. Çakır ismi ve kimlik numarası, aranan şahıstan farklı olmasına ve bunu emniyet güçlerine anlatmasına rağmen gözaltına alınarak sağlık kontrolüne götürüldü ve daha sonra serbest bırakıldı. Emniyet Genel Müdürü yapılan ‘yanlışlık’ nedeniyle Çakır’dan özür diledi.

“TETİKÇİ DE SİYASETÇİ DE GAZETECİLERİ HEDEF ALIYOR”

“Ülkü Ocakları eski Başkanı Sinan Ateş cinayeti davası duruşmasında katil zanlısı Eray Özyağcı salondan çıkartılırken gazeteciler Timur Soykan, Barış Pehlivan ve Murat Ağırel’i tehdit etti. MHP lideri ve parti yöneticileri de bu davaya ilişkin yapılan yorumlar nedeniyle Halk TV’yi, yorumcularını ve sunucularını hedef aldı. Birgün Gazetesi muhabiri İsmail Arı, menzil cemaati hakkındaki kitabı nedeniyle hem sosyal medya tehditleri hem de cemaate yakın derneklerin suç duyurularıyla karşı karşıya kaldı. Cumhuriyet yazarı Murat Ağırel, kendisine gönderilen bir video kaydı ile ölüm tehdidi aldı. Diyarbakır’da Narin Güran cinayetiyle ilgili gelişmeleri aktaran Halk TV muhabiri Ferit Demir ve kameraman Hasan Bıra korumalar tarafından engellendi.

DEPREM HABERLERİNE ERDOĞAN’A HAKARET DAVASI

Gazeteci Furkan Karabay hakkında deprem sırasında yaptığı sosyal medya paylaşımları ve YouTube yayınları nedeniyle Cumhurbaşkanı ve ailesine hakaretten dava açıldı. Gazeteciler Medine Mamedoğlu, Ahmet Kanbal ve İrfan Uçar hakkında soruşturma ve davalar açıldı. SADAT, Evrensel’in Genç Hayat ekinde 2021 yılında yayımlanan bir yazı nedeniyle gazeteye dava açtı. Evrensel Gazetesi yazarı Özcan Yaman yazısı nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın açtığı davada 10 bin TL’lik tazminat ödemeye mahkum edildi. Gazeteci Sedef Kabaş, Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla açılan dava sonucu 115 bin TL tazminat cezası ödediğini duyurdu.”

GÜLÜMSEYEN SPİKERE PARA CEZASI

“İktidarın sansür aygıtına dönüşen RTÜK, örneği görülmemiş bir uygulamaya daha imza attı. RTÜK, Halk TV sunucusu Sinem Fıstıkoğlu’nun konuğunun yorumlarına ‘gülümsediği’ için kanala para cezası verdi. Halk TV’ye konuk olan eski Liberal Demokrat Parti (LDP) Genel Başkanı Cem Toker’in, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik, “Bahçeli Türk siyasetinde o kadar da ciddiye alınır mı, söylemleri bu kadar tartışılır mı onu bilmiyorum” sözlerine moderatör Sinem Fıstıkoğlu’nun ‘gülümsediği’ için ceza kesti.

“ALTUN İSTEDİ, YÜZLERCE HABER ERİŞİME ENGELLENDİ”

Eylül ayında Umut Gazetesi, Medyaradar, Etkin Haber Ajansı erişime engellendi. İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un talebiyle kendisi ve yakınları hakkındaki 648 haber ve sosyal medya içeriğine bir günde erişim engeli getirildi.”

Raporda, eylül ayında erişim engeli getirilen haberler de şöyle sıralandı:

“RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in bacanağını, kayınbiraderini ve eşinin yakın arkadaşını RTÜK’te işe aldığı iddiaları, Konya’daki tarikat şeyhinin ‘mehdi gelecek’ diyerek cemaate yüksek fiyattan arsa sattığı iddiaları, Ülkü Ocakları genel başkan danışmanının cinayetle sonuçlanan mekan baskınının şüphelileri arasında olduğu iddiası, İsmailağa cemaatine yakın iki grubun umrede kavga ettiği, İzmir Demokrasi Üniversitesi Rektörü ve üniversite hakkındaki yolsuzluk iddiaları, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Yardımcısının İsrail’e tepki gösterdiği sosyal medya paylaşıma yönelik yorumlar, yabancı futbolcuların dolandırıldığına ilişkin açılan dava, Van’da görev yapan astsubay ve imam arasında yaşananlara ilişkin haberler.”

Rapor, sadece bir ay içinde yaşanan basın özgürlüğü ihlallerini gözler önüne sererken, Türkiye’de basın mensuplarının maruz kaldığı baskıların arttığını vurguluyor. Bu gelişmeler, Türkiye’de basın ve ifade özgürlüğü açısından ciddi bir endişe kaynağı olmayı sürdürüyor. Basın, demokratik bir toplumun vazgeçilmez unsurlarından biri olup, bu tür kısıtlamalar halkın bilgiye erişimini engelliyor ve toplumsal bilincin gelişmesini zorlaştırıyor.

Türkiye’de basına yönelik sansürün arttığına dair haberler oldukça endişe verici Bu tür gelişmeler, basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü açısından ciddi sorunlar yaratıyor. Basın özgürlüğü, demokratik toplumların temel taşlarından biridir ve bu tür kısıtlamalar, halkın doğru ve tarafsız bilgiye erişimini engelleyebilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

« Back home