» Emniyetin ‘sessiz, sedasız’ yayımladığı rapor: Türkiye ‘uyuşturucu’ belasının kıskacında

Emniyetin ‘sessiz, sedasız’ yayımladığı rapor: Türkiye ‘uyuşturucu’ belasının kıskacında

Ülkemizin uyuşturucu sorunu, emniyetin her yıl yayımladığı “Türkiye Uyuşturucu Raporu: Eğilimler ve Gelişmeler” raporunda gözler önüne serildi. Raporun 2024 verilerinde, Türkiye’de hem yerel hem de uluslararası çetelerin artması sebebiyle, ülkenin uyuşturucu ticareti için nasıl mesken tutulduğu ortaya konuldu. Emniyetin bu raporu sitesinde sessiz sedasız yayımlaması ise dikkatlerden kaçmadı.

Türkiye’nin uyuşturucu ve uyuşturucuya bağlı suçları giderek artıyor. Uyuşturucu ticaretinin rotası ve aktarma merkezi haline gelen Türkiye, zehir tacirlerinin ve uyuşturucu baronlarının uğrak bir noktası halinde.

Yerli ve yabancı uyuşturucu çetelerinin sayısının giderek arttığı, Emniyetin kendi sitesinden sessiz sedasız yayımladığı “Türkiye Uyuşturucu Raporu: Eğilimler ve Gelişmeler” 2024 raporunda ortaya konuldu. Uyuşturucu kaçakçılığı ve ticareti insanlık için büyük bir suç olduğunun gözler önüne serildiği raporda, uyuşturucu kullanımı ve ticareti ile ilgili anekdotlar yer aldı.

T24’ten Tolga Şardan, rapordaki bilgileri derleyen bir yazı kaleme aldı. Şardan yazısında, “Uyuşturucu kaçakçılığı ve uyuşturucu madde kullanımı her dönem ülkenin gündeminde oldu kuşkusuz. Ancak bu konu, son yıllarda biraz daha yoğun biçimde kamuoyunca tartışılıyor. Sebebi de malumunuz” diyerek uyuşturucunun neden arttığını hatırlattı. Şardan şunları söyledi:

“Ülke içindeki yerel suç örgütleri kadar yabancı uyuşturucu şebekelerinin “uluslararası faaliyetlerini” bu coğrafyadan yönettiklerinin ortaya çıkması, uyuşturucu kaçakçılığına bulaşmış suç örgütlerinin yabancı uyruklu yöneticilerine vatandaşlık ya da oturma izinlerinin verildiğinin tespit edilmesi, uyuşturucu baronlarının ülke içinde deyim yerindeyse at koşturması, iktidar üyesi kimi siyasilerin uyuşturucu işine bulaşmış kişilerle yan yana görülmesi, bazı siyasetle bağlantılı isimlerin uyuşturucu kaçakçılığı içinde yer aldığı iddiaları, Mersin Limanı başta olmak üzere ülkenin deniz limanlarına yönelik ardı arkası kesilmeyen kokain sevkiyatlarının gün ışığıyla bulaşması, Bataklık adlı operasyon benzeri gerçekleştirilen adli soruşturmaların içinin boş çıkması, yapılan operasyonlar ve adli soruşturmaların suçla mücadeleden daha çok “bir yerlerden destek alan” kişiler veya gruplara rahat hareket alanı yaratmak için ortam temizliği çalışmaları yapıldığı yönündeki iddialar, tartışmaların büyümesinin sebeplerinden.MERSİN LİMANI VE SİNAN ATEŞ…

Hatta Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesinin arkasındaki nedenlerden birisinin, Mersin’den başlayan uyuşturucu kaçakçılığı olaylarıyla ilgili bilgisinin bulunduğu iddiası gündemde. Yetmedi, halen yurt dışında bulunduğu bilinen ve organize suç örgütü lideri olduğu gerekçesiyle hüküm giyen Sedat Peker’in, dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve ekibi hakkında ortaya attığı iddialar henüz zihinlerdeki tazeliğini koruyor. Hâl böyle olunca da uyuşturucu kaçakçılığı ve suçla mücadele konusu ülke gündeminin baş rolünde.”RAPORDAN BİLGİLER

Emniyetin raporunda ise şu bilgiler yer aldı:

“-Yasa dışı uyuşturucu pazarında sentetiklerin daha fazla yaygınlaşması, üretimde yeni yöntemlerin ve kimyasalların kullanılması ile dinamik / değişken hale dönüşmesi, uyuşturucu suçlarıyla mücadeleyi zorlaştırıyor.

-Bu durum, mücadeleci birimlere de sürekli yeni yöntemler belirleme ve değişim zorunluluğu getiriyor.

-Yaşanan bu gelişmeler, uyuşturucu suçlarının, sınır aşan suçlar arasında giderek daha fazla yer alması, bu suçları işleyen gruplarla örgütlerin farklı ülke ve bölgelerde yer alan benzer yapılanmalarla hatta terör örgütleriyle daha fazla iş birliği içine girmelerinin nedeni.

-İş birliği sayesinde uyuşturucu kaçakçısı gruplar, uyuşturucuyu üretim bölgelerinden doğrudan temin edebiliyor. Veya üretimi, tüketim bölgelerine yayabiliyor.TÜRKİYE VE DÜNYA PAZARINDA YAYGIN GÖRÜLEN NPS’LER

-Küresel boyutta yıllar içinde artan bir sorun olmaya devam eden uyuşturucu bağlantılı suçlar, dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de artmaya devam ediyor.

-Bitki temelli veya tamamen sentetik yollarla elde edilen NPS’ler (yeni psikoaktif maddeler) hem Türkiye’de hem de uluslararası uyuşturucu pazarlarında sıklıkla görülmeye devam ediyor.

-Bonzai ve elektronik sigara içinde bulunan sentetik kannabinoidler halen Türkiye’de en fazla karşılaşılan NPS’ler olmaya devam ediyor.

-Avrupa’da sentetik katinonlar, ABD ve Kanada’da ise fentanil türevleri başta olmak üzere sentetik opioidler en sık karşılaşılan NPS grupları.

-2010 – 2012 yılları arasında 43 ülke NPS yakalaması bildirdi. 2020 – 2022 döneminde ise, 52 ülke NPS yakaladığını uluslararası kurumlara bildirdi.

-2020 – 2022 dönemindeki NPS yakalamalarında en yaygın olarak ketamin – 2022’de önemli ölçüde artış gösterdi – ardından sentetik katinonlar ve sentetik kannabinoidler ön plana çıktı.TÜRKİYE İÇİN YAKIN TEHDİT

-Dünya genelinde farklı NPS sayısı, 2021’de 618 iken, 2022’de 566’ye düştü. Bu NPS’lerden 44’ü ilk kez tespit edildi.

-ABD’de son yıllarda ciddi bir kriz haline dönüşen sentetik opioid sorununun çoğunluğu fentanil türevleri kaynaklı. Bu tablo, her yıl artan şekilde aşırı doz ölümlere sebep oluyor.

-Meksikalı suç gruplarının ABD’ye hedef alan yasa dışı fentanil ürettiği biliniyor.

-Avrupa’da ise, İrlanda, Estonya, Letonya’da fentanil türevleri görülmeye başlandı. Ölümlere neden oluyor. Fentanil türevleri gerek Avrupa gerekse Türkiye için “yakın bir tehdit” görülüyor.TÜRKİYE ROTASI

-İran, Türkiye ve Balkan ülkelerinden geçen Balkan Rotası, 2022 yılında da Afganistan’dan Orta ve Batı Avrupa’daki hedef pazarlara afyon kaçakçılığının ana rotası olmaya devam ediyor.

-Son yakalama verileri, Afganistan kaynaklı uyuşturucu kaçakçılığında İran ve Pakistan üzerinden geçen ve ardından deniz veya hava yoluyla doğrudan veya Güney Asya, Afrika veya Körfez üzerinden Avrupa’ya giden “Güney Rotası” boyunca önemli ölçüde artış olduğunu gösteriyor.

-Güney Rotası’nda ele geçirilen Afganistan kaynaklı eroin ve morfinin toplam miktarı, artık Orta Asya’dan geçen ve öncelikle Rusya Federasyonu’ndaki pazarlara uyuşturucu madde tedariğini sağlayan Kuzey Rotası’nda yakalanan miktardan daha fazla.

-Burada dikkat çekilmesi gereken önemli konu, Afganistan gelişmelerinden kaynaklı olarak daralan eroin tedariğinin, suç gruplarını bir sentetik opioid türü olan fentanil kaçakçılığına yönlendirmesi olasılığı.

-Eroin kaçakçılığında tercih edilen Balkan Rotası’nın son dönemde aynı zamanda Afganistan, İran ve Türkiye’ye kadar olan güzergahı, “metamfetamin kaçakçılığı”nda da sıklıkla kullanılmaya başlandı.

-Afganistan’daki gelişmelerin Avrupa’yı etkilemesi zaman alacak olsa da eroinin bulunabilirliğindeki azalma, pazardaki boşlukların güçlü sentetik opioidler tarafından doldurulmasına yol açarak kamu sağlığı ve güvenliği üzerinde önemli olumsuz etkiler yaratacak.

-Şu anda sınırlı da olsa Meksikalı suç şebekelerinin AB’deki varlığı bu potansiyel tehdidi daha da güçlendiriyor.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

« Back home
Ajanslink@gmail.com