Türkiye, Küresel Organize Suç Endeksi’nde devletle bağlantılı suç aktörlerinde 193 ülke arasında 14. sırada yer aldı.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Küresel Organize Suç Endeksi’nin (Global Organized Crime Index / GOCI) son verilerinde Türkiye’nin konumunu değerlendirdi. Başarır, Türkiye’nin devletle bağlantılı organize suç aktörleri sıralamasında 193 ülke içinde 14’üncü, Avrupa’da ise ilk sırada yer aldığını söyledi. “Türkiye’nin devletle bağlantılı suç aktörleri puanı 9,0 olarak görünüyor.
Oysa Kenya, Yemen, Uganda ve Somali gibi iç savaş ve yoksullukla mücadele eden ülkelerin puanları 6,8 ile 7,5 arasında değişiyor. Türkiye’de kurumlar sağlam görünse de, organize suç yapılarının bu kurumlara sistematik biçimde yerleştiği açıkça görülüyor” ifadelerini kullandı.
UTANÇ VERİCİ TABLO
Başarır, organize suçun devlet mekanizması içinde güç kazanmasının ve siyasi ilişkilerle işbirliği yapmasının Türkiye’nin skorunu yükselttiğini vurguladı. Türkiye’nin bu alanda aynı puanı aldığı ülkelerin Demokratik Kongo, Güney Sudan ve Afganistan olduğunu belirten Başarır, “Devlet otoritesinin zayıf olduğu, kurumların suç örgütleri ya da milisler tarafından sık sık ele geçirildiği bu ülkelerle aynı grupta bulunmak, çok ciddi bir kırılganlık işaretidir” dedi.
Türkiye’de devlet mekanizması içine organize suç ve yolsuzluk şebekelerinin yerleştiğini, bazı kamu görevlileri ve bürokratların bu yapılarla işbirliği yaptığını kaydeden Başarır, pek çok skandalın bunun kanıtı olduğunu söyledi. Sınav sorularının çalınması, e-imza ve sahte diploma skandalları, sahte pasaport olayları, e-nabız verilerinin çalınması, tapu bilgilerinin ihlali, kamu ihalelerindeki rüşvet iddiaları, yargı ve emniyet içindeki bağlantılar bu duruma örnek olarak gösterildi.
DEVLET-SUÇ BAĞLANTISI
“Bu skandallar, devletin temel görevlerini yerine getiremediğini ve güvenlik ile adalet alanında büyük zafiyetler olduğunu ortaya koyuyor” diyen Başarır, tabloyu organize suçun devlet kurumlarına ve siyasetin merkezine kadar girdiğinin açık göstergesi olarak tanımladı. Türkiye’de devlet-suç ilişkisinin artık patladığını vurgulayan Başarır, yaşanan gelişmelerin bunun somut bir yansıması olduğunu belirtti.
Başarır, GOCI verilerine göre Türkiye’nin devletle bağlantılı organize suç aktörleri sıralamasında dünyada 14, Avrupa’da ise birinci olduğunu hatırlatarak, bunun utanç verici bir tablo olduğunu ifade etti. Organize suçun siyasi bağlarla işbirliği yapmasının bu sonuca yol açtığını söyledi ve “Türkiye organize bir suç devleti haline gelmiştir” ifadelerini kullandı.
HALKIN GELECEĞİ TEHDİT
Bu yapıların yalnızca kamu kaynaklarını değil, halkın geleceğini ve temel haklarını da tehdit ettiğini belirten Başarır, yargının bağımsızlığı, kurumların denetimi, şeffaflık ve hesap verebilirlik mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini dile getirdi. Hukukun üstünlüğünün yeniden tesis edilmesi, kirli ilişkilerin açığa çıkarılması ve sorumluların ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini söyledi.
Başarır, yargının bağımsızlığının zayıflamasının suçun üstünü kapatmayı kolaylaştırdığını, hukuk devletinin zayıflığının ise adaleti engellediğini kaydetti. Suç ağlarının artmasının günlük hayatı ve ekonomiyi olumsuz etkilediğini, suçun devletle iç içe olmasının yatırımcıları uzaklaştırdığını ve siyasi istikrarı bozduğunu ifade etti. Türkiye’nin bu karanlık dönemi geride bırakması gerektiğini vurgulayan Başarır, “Biz halkın huzurunu, adaletin tesisini ve devletin güvenliğini savunmayı görev biliyoruz, bu yolda geri adım atmayacağız” dedi.
