ABD’de Cumhuriyetçiler üzerinde etkili bir düşünce kuruluşu olan Heritage Foundation; ülkenin, IMF’den çekilmesi gerektiğini savundu. Financial Times ise bu adımın dolarla borçlanma seviyesini düşüreceğini ve Çin’in küresel ekonomideki önemini artıracağını kaydetti.

Dolara olan güvenin zedelenmesi sonucu rezerv para gücünü kaybetmeye başlayn ABD IMFsopasını da yitirebilir. Cumhuriyetçi Parti üzerinde etkili olan düşünce kuruluşu Heritage Foundation, yayımladığı bir raporda ABD’nin IMF’den çekilmesi gerektiğini gündeme getirdi. Heritage Foundation’ın Trump hükümetine politika önerilerini içeren “Proje 2025” raporuna göre IMF, Amerikan hükümet ilkelerine aykırı ekonomik teorileri ve politikaları benimsiyor.
ABD ‘KENDİ KALESİNE GOL’ ATMAYA MI HAZIRLANIYOR
Heritage Foundation’ın raporu, Batı basınında; Donald Trump’ın, ABD’yi Paris İklim Anlaşması ve Dünya Sağlık Örgütü’nden sonra IMF’den de çıkarabileceği yönünde endişelere neden oldu. Söz konusu düşünce kuruluşunun raporunu aktaran Financial Times (FT), ABD’nin fondan çekilmesini “Kendi kalesine gol” olarak değerlendirdi ve bu adımın Çin’in küresel ekonomideki ağırlığını artıracağını savundu.
ABD’nin IMF’den çekildiği senaryoda doların fon tarafından kullanılamaz hale geleceğini belirten Financial Times, Çin’in hem fon içindeki mali payının hem de oylama gücünün artacağını ifade etti. Bu adımla beraber doların uluslararası rolünün daha da azalacağına ve dolar ile borçlanma düzeyinin zayıflayacağına işaret edilen makalede, “ABD, IMF’den çekilerek yalnızca uluslararası prestijini kaybetmekle kalmayacak, aynı zamanda desteklemek istediği ülkelere finansal yardım sağlamak için kullanabileceği bir kanalı da kaybedecektir. ABD artık IMF tarafından desteklenen ülkeler üzerinde hiçbir nüfuza sahip olmayacaktır. En önemlisi, Çin ve AB’nin para birimleri uluslararası finans alanında doların yerini alacaktır. Sonuç olarak, ABD finans kuruluşlarının ayrıcalıklı rolü baltalanacaktır.” yorumunu yaptı.
IMF’YE TALEP AZADI… ABD ÇELKİLİRSE NE OLACAK
Raporda ayrıca, IMF desteklerine olan talebin son dört yılda yüzde 5,6 oranında azaldığı ve ABD’nin fondan çekildiği takdirde bu eğilimin hızlanacağı bildirildi.
Batılı ekonomistleri tedirgin eden bir başka konu ise dolardan ve ABD varlıklarından kaçışın sürmesi… Dolar, yatırımcıların gözündeki güveninin zedelenmesi ile çok hızlı bir şekilde değer kaybediyor. Dolar, bu yılın ilk çeyreğinde, yüzde 9 değer kaybetti ve dolar endeksi (DXY) son üç yılın en düşük değerine düştü. Bloomberg, serbest yatırım fonlarının Amerikan varlıklarından çıkmaya başladığını kaydetti. Bank of America, uluslararası yatırımcıların son iki ayda ABD borsalarındaki hisselerini yoğun bir şekilde sattığını bildirdi. Deutsche Bank da ABD piyasalarındaki yabancı yatırımcılarındaki azalmanın dolar akışında zayıflama meydana getireceğini kaydetti.
Dolar, İsviçre frangı karşısında son 10 yılın en düşük düzeyine indi. Japon yeni karşısında da yedi ayın dibine çekildi. Avro, dolar karşısında üç yılın zirvesini gördü. Dolar karşısında; İngiliz sterlini 1 Ekim’den bu yana en yüksek seviyeye ulaşırken, Çin yuanı da dolar karşısında yüzde 0,2 değer kazandı.
YÜKSEK GETİRİYE RAĞMEN ABD VARLIKLARINDAN KAÇIŞ
Bu gelişmelerin üzerine The Economist, Amerika’nın para biriminin küresel ticaret ve finans sistemlerinin merkezinde konumuyla ilgili tedirginliklerin yaygınlaştığını ve Amerika’nın politika yapımına olan güvenin zedelendiğini kaydetti. The Economist’te yayımlanan “Dolar Krizi Nasıl Ortaya Çıkar?” başlıklı analizde, “Yatırımcılar, yüksek getirilere rağmen ABD varlıklarından kaçıyorsa Amerikan ekonomisini riskli hale geldiğini düşünmektedirler.” ifadeleri kullanıldı. Bir zamanlar dünyanın gıpta ettiği Amerika ekonomisinin artık resesyona doğru gittiğinin altı çizilen analizde, Büyük varlık yöneticilerinin Amerikan dolarını elden çıkardığına dair söylentiler arttığının bilgisi verildi.