20 Aralık 2024 akşamı saat 19.00 sularında, Almanya’nın doğusundaki Saksonya-Anhalt eyaletine bağlı Magdeburg kentinde yapılan Noel Pazarı’nda siyah renkli bir BMW, kalabalığın arasına girdi ve çok sayıda insanın yaralanmasına, biri bebek en az 4 kişinin ölümüne ve 200’den fazla kişinin yaralanmasına yol açtı.
Saldırı sonrası, çekilen görüntülerde, Taleb al-Abdulmohsen’in hurdaya dönmüş BMW’nin yanında yerde yattığı ve Alman polisinin silahınıı ona doğrulttuğu görülüyor.
Sağ yakalanan şüpheli Suudi Arabistan uyruklu 50 yaşında bir doktor. 2006’dan bu yana Almanya’da yaşıyor. Saldırıyı koyu renkli bir BMW ile yaptı. Kendini “İslam karşıtı” olarak tanımlayor ve sosyal medya paylaşımlarında radikal görüşlerini çekinmeden insanlarla paylaşıyor.
Öyle ki bir X kullanıcısı, daha önce saldırganın Suudi kökenli bir kadın tarafından şikayet edilmeye çalışıldığı ancak polisin ilgisiz kaldığı yönünde bir paylaşım yaptı:
“Magdeburg Noel Pazarı saldırısı, Alman makamlarının, saldırganın masum Almanları öldürmeye yemin ettiğini bildiren eski Müslüman bir aşırılıkçı ve sert bir AfD destekçisi olduğu yönündeki bilgileri paylaşmaya çalışan Suudi kadının çabalarına yanıt vermesi halinde önlenebilirdi.”
Psikiyatri ve psikoterapi alanında uzmanlığı bulunan al-Abdulmohsen, 2006 yılında İslam’dan uzaklaştığı için ölüm tehditleri aldığını öne sürerek Almanya’ya iltica talebinde bulundu ve 2016 yılında mülteci statüsü kazandı. Beş yıl önce Frankfurter Rundschau gazetesine verdiği bir röportajda, ve bu nedenle sığınma talep ettiğini belirtmiş.
Kendisini “Tarihin en saldırgan İslam eleştirmeni” olarak tanımlıyor, göçmen karşıtı AfD’yi destekliyor
Kendi ifadesiyle “tarihteki en saldırgan İslam eleştirmeni” olan al-Abdulmohsen, sosyal medya platformlarında da aktif bir şekilde görüşlerini dile getiriyordu. Twitter’daki paylaşımlarında kendini İslam eleştirmeni ve ateist olarak tanımlayan al-Abdulmohsen, Almanya’nın “çok büyük bir bedel ödemek zorunda kalacağını” ima eden tehditler savuruyordu.
Aynı zamanda Almanya’nın göçmen karşıtı partisi AfD’ye açık destek veren paylaşımlarda bulunuyor, parti lideri Alice Weidel’i övüyor ve Alman makamlarını İslamcılığı teşvik etmekle suçluyordu. Yine aşırı sağcı AfD aktivisti Naomi Seibt’in “Zulüm, korkakların itaatine dayanır. Ben cesur olmayı seçiyorum,” şeklindeki sözlerini de retweetlemiş.
Suudi Arabistan’dan gelenlere iltica rehberliği yaptı
Al-Abdulmohsen’in geçmişteki faaliyetleri de dikkat çekici. “wearesaudis.net” isimli bir internet sitesi kurarak, Suudi Arabistan’dan kaçan eski Müslümanlara; özellikle kadınlara yardım ettiği biliniyor. 2019 yılında yaptığı bir açıklamada, sığınma talebinde bulunan Suudi Arabistanlıların onda dokuzunun kadın olduğunu belirtmişti.
Ancak aynı zamanda sağ görüşlü RAIR Foundation ile yaptığı bir röportajda, Almanya’nın Suriyeli sığınmacılara iltica konusunda daha cömert davrandığını, İslam’dan dönen Suudi Arabistanlıları ise geri çevirdiğini iddia ediyor. O sonra RAIR Foundation tarafından yayımlanan bir açıklamada, Al-Abdulmohsen’in kendilerini yanılttığı şeklinde yorumlandı.
Ayrıca yine 2019 yılında kendi websitesi olan “wearesaudis.net” ile alakalı olarak BBC’ye bir röportaj vermiş:
Taleb Al-Abdulmohsen’in sosyal medya hesapları, saldırının olası motivasyonlarına dair önemli ipuçları sunuyor. Almanya’nın aşırı sağcı, göçmen karşıtı partisi AfD’ye olan açık desteğinin yanı sıra, Elon Musk, aşırı sağcı figür Tommy Robinson ve komplo teorisyeni Alex Jones’a yönelik destekleyici ifadeleri de bulunuyor. Hatta Haziran ayında AfD lideri Alice Weidel’i alıntılayarak “Solcular çılgın. Polisimizi onlardan korumak için AfD’ye ihtiyacımız var,” şeklinde bir paylaşımda bulunmuş. Yine aynı şekilde AfD aktivisti Naomi Seibt’in “Zulüm, korkakların itaatine dayanır. Ben cesur olmayı seçiyorum.” sözlerini retweetlemiş.
Hesap biyografisinde “Suudi Askeri Muhalefeti – Almanya, kadın Suudi sığınmacıları Almanya içinde ve dışında kovalamaya ve onların hayatlarını yok etmeye çalışıyor. Almanya, Avrupa’yı İslamlaştırmak istiyor,” şeklinde ifadeler yer alıyor.
Saldırıdan saatler önce paylaştığı videolarda ise Alman makamlarının postalarını açtığını ve içinde USB bellek bulunan gönderilerini çaldığını iddia etmiş. Bir videosunda “Karşı karşıya olduğum zulümden Alman vatandaşlarını sorumlu tutuyorum,” derken, başka bir videosunda ise “Şu anda bu ülkede, İslam eleştirmenlerini aktif şekilde suçlu gibi kovalayan millet Almanya milletidir.” şeklinde ifadeler kullanıyor.
Alman polisi, saldırının nedenlerine dair henüz resmi bir açıklama yapmadı.
Scholz: “Magdeburg’dan gelen haberler korkunç şeyler çağrıştırıyor.”
Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, olayın duyulmasından kısa süre sonra X hesabı üzerinden açıklama yaptı:
“Magdeburg’dan gelen haberler korkunç şeyler çağrıştırıyor.
Düşüncelerim kurbanlar ve onların yakınlarıyla birlikte. Magdeburgluların yanındayız ve onların destekçisiyiz. Bu endişe dolu saatlerde özveriyle çalışan kurtarma ekiplerine teşekkür ediyorum.”
İçişleri Bakanı Nancy Faeser Noel pazarlarına yönelik somut bir tehdit alınmadığını ancak dikkatli olunması gerektiğini belirterek “Bu olay ne yazık ki en çok korktuğumuz şeyin gerçekleşmesi” ifadelerini kullandı.
Saksonya-Anhalt Eyaleti Başbakanı Reiner Haseloff, “Tek fail gözaltında, şehir için başka bir tehlike yok. Bu durum özellikle Noel arifesinde çok acı” dedi. Olay yerini ziyaret ederek kurban yakınlarına ve yaralılara destek mesajı verdi.
Saldırganın açıkça desteklediği belirtilen aşırı sağcı AfD lideri Alice Weidel, saldırıya ilişkin taziye mesajını paylaşıp hükümeti suçlayarak “Bu cinayetlerin engellenmesi için ne gibi önlemler alındı?” sorusunu ortaya attı. Ayrıca göçmen kabul sisteminin gözden geçirilmesi gerektiğini de belirtti.
Saldırganın Suudi kökenli olması, Riyad yönetiminin de hızla açıklama yapmasına neden oldu. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, “Almanya’nın Magdeburg kentinde Noel pazarına düzenlenen ve can kayıplarına neden olan araç saldırısını şiddetle kınıyoruz. Yaralılara acil şifalar, hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diliyoruz” ifadelerini kullandı.
