Ekrem İmamoğlu: Bugün yapılan hamlelerin arkasında yatan gerçek, iktidarın en güçsüz anında olmasıdır. Bu güçsüzlük onları pervasız yapmaktadır.
CHP TBMM Grubu Çalışma ve Değerlendirme Toplantısı düzenledi. Toplantının ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu açıklamalarda bulundu.
“Son günlerde yaşananlar bir kez daha gösterdi ki karşımızda elindeki gücü asla bırakmak istemeyen ve her şeyi yapmaya hazır olan bir iktidar anlayışı var” diyen İmamoğlu, “Şunun farkına varalım, bugün yapılan hamlelerin arkasında yatan gerçek, iktidarın en güçsüz anında olmasıdır. Bu güçsüzlük onları pervasız yapmaktadır” diyerek Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Esenyurt mitingindeki sözleri nedeniyle kendisine açtığı davaya tepki gösterdi.
“Yargı tacizi” nitelendirmesi yapan İmamoğlu, “Bizim kişilikleri ile bir meselemiz olmaz. Taa ki kişilikleri memlekete zarar verene kadar. 10 yıl önce bir telefon görüşmesiyle birini terörist eden anlayış. Buradan hatırlatma yapmak isterim. 10 yıl önce Gülen’e nasıl övgüler dizdiklerini hatırlatayım. 10 yıl önce terör örgütü ile kol kola olan sensin. Şimdi ‘ İçişleri Bakanı terör yandaşı’ olamaz mı diyelim” diye konuştu.
İmamoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar söyle:
Nereye gitsem avaz avaz millet bizi çağırıyor. Bu millet defalarca küllerinden doğmayı başarmıştır. Açıkçası milletimiz yeni bir doğum vaktini bizlerden beklemektedir. Son günlerde yaşananlar bir kez daha gösterdi ki karşımızda elindeki gücü asla bırakmak istemeyen ve her şeyi yapmaya hazır olan bir iktidar anlayışı var. Egemenliğin millete ait olduğunu unutarak yönettikleri alanın mülk sahip olduğunu düşünen bir iktidar var.
“10 YIL ÖNCE TERÖR ÖRGÜTÜ İLE KOL KOLA OLAN SENSİN”
Şunun farkına varalım, bugün yapılan hamlelerin arkasında yatan gerçek, iktidarın en güçsüz anında olmasıdır. Bu güçsüzlük onları pervasız yapmaktadır. Yeni bir yargı tacizini de yaşattılar. Esenyurt Meydanı’ndaki haklı sözlerimize sayın Cumhurbaşkanı kızmış Hemen avukatına talimat vermiş. Bana ve Özel’e birer milyon liralık tazminat davası açmış. Ahmet Özer’in kişilik haklarını ayaklar altına alırken, bizim onlara sorduğumuz soruları kişilik haklarına saldırı olarak görmüş, neymiş kamuoyunda küçük düşmüşler. Bizim kişilikleri ile bir meselemiz olmaz. Taa ki kişilikleri memlekete zarar verene kadar. 10 yıl önce bir telefon görüşmesiyle birini terörist eden anlayış. Buradan hatırlatma yapmak isterim. 10 yıl önce Gülen’e nasıl övgüler dizdiklerini hatırlatayım. 10 yıl önce terör örgütü ile kol kola olan sensin. Şimdi ‘ İçişleri Bakanı terör yandaşı’ olamaz mı diyelim. Ben İçişleri Bakanı’na şunu söylüyorum sana dahi haksızlık yapılsa seni dahi savunacak yürekli insanlar var.
“KİMSENİN BİZE İSTİKAMET DAYATMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”
Bu bakımdan ülkemizin geldiği bu durumu hepimizin hissetmesi şart. Bu siyasi kumpasın çok sebebi var ama en temel hedefi partimizin dengesini bozmak olduğunu unutmayın. Kimsenin bize istikamet dayatmasına izin vermeyeceğiz. Bu ülkenin kuruluşunda olduğumuz gibi geleceğinde de biz olacağız. Biz hata yaparsak partimizi 31 Mart başarısına taşıyan değişen ve yenilenmeden hız kesersek, kaybederiz. Sadece biz değil, milletimiz ve ülkemiz de kaybeder.