Adil Ömer Erdem
Seçimden önce düşünülmesi ve hatta çözülmesi gereken bir kaç önemli husus var ve fakat bunlar bu seçimden öncede her nasılsa gözardı ediliyor.
Bunlardan en önemlisi mevcut cumhurbaşkanının yıllardır çözülemeyen ve hiç bir şekilde ortaya konulamayan diplomasızlığı meselesidir.
TC Anayasasına göre cumhurbaşkanı seçilme yeterliliği için dört yıllık bir yüksek okul mezuniyeti gerekiyordu. Tartışmanın odağında bu dört yıllık yüksek okul meselesi var. Reis dört yıllık okul mezunu olmadığı için cumhurbaşkanı da olamıyordu. Mevcut cumhurbaşkanı 28 Ağustos 2014’de yemin etti. Dolayısıyla diploması yokken cumhurbaşkanı olmuş oldu.
Daha sonra bu konuyu anayasa değişikliği ile hallettiler.
Madde 101 – (Değişik: 21/1/2017-6771/7 md.)
Cumhurbaşkanı, kırk yaşını doldurmuş, yükseköğrenim yapmış, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip Türk vatandaşları arasından, doğrudan halk tarafından seçilir. Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir.
Şimdi… Bu anayasa 101. madde 2017 halkoylamasında geçti. Hem de hiç tartışılıp konuşulmadan.
Neyse… bugün için asıl önemli konu yine bu 101. maddenin son bölümünde belirtilen husustur ve hiç yoruma açık değil, net bir cümledir: Bir kimse en fazla iki defa cumhurbaşkanı seçilebilir.
Mevcut cumhurbaşkanı iki kere cumhurbaşkanı seçilebildiğine artık yeniden aday olup seçilemez. Yani iki kere cumhurbaşkanı seçilmiş olarak bir daha cumhurbaşkanı seçlime yeterliliğini yitirmiştir. Kaydadeğer anayasa hukukçuları bu maddenin yoruma açık olmadığını söylüyorlar. Ama kim dinliyor. Nasıl oluyor da bir ülkede bu derece açık bir anayasa hükmü çiğnenebiliyor, anlaşılır gibi değil. Bu durumun anayasaya uygun olmadığı apaçık olduğu halde yeniden aday olmayı bu topluma dayatıyor olabilmenin arkaplanının doğrusu çok merak ediyorum. Güç ile yapıyor bunu diyeceğim, ama bu güç. hükmünü anayasadan almıyorsa nereden alıyor?
Evet… Çok garip ama durum bu.
Şimdi yeni bir seçimin arefesindeyiz. Bütün Cumhurbaşkanı adaylarının yapması gereken bir iş var. Hepsi yükseköğrenim diplomalarını kamuoyuno deklare etsinler. Herkes edecek, ama o edemeyecektir.
Ayrıcı… Cumhurbaşkanı adayları mutlaka diplomaları ile birlikte malvarlıklarını da beyan etsinler. Herkes edecek ve fakat o edemeyecektir.
Mal varlığı konusu aslında diploma meselesinden de önemlidir.
Şu diploma meselesinde toplum baskısı yoğun olursa ortaya bir dört yıllık açıköğretim diploması çıkma ihtimali de yok değil!