Eski kurmay albay Orhan Yıkılkan, 15 Temmuz öncesi Hulusi Akar’ın “Keşke yanımda Balyoz sanıkları gibi bir ekip olsaydı, üzerime düşeni yapmaya hazırım, hazırlayın getirin” dediğini iddia etti.
Genelkurmay Çatı Davası’nda savunma yapan Hulusi Akar‘ın eski başdanışmanı Orhan Yıkılkan, darbe öncesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaşanan güven krizinin Akar’da “sıra bana geliyor” paniğine neden olduğunu iddia etti. Akar’ın özel sohbetinde “Üzerime düşeni yapmaya hazırım, hazırlık yapın, getirin” dediğini öne sürdü.
Orhan Yıkılkan’ın Genelkurmay Çatı Davası’nda verdiği ifadeler, darbe girişiminin perde arkasında Hulusi Akar’ın kritik bir rolü olup olmadığını yeniden gündeme taşıdı.
YARGITAY BOZMASIYLA YENİDEN AÇILAN DAVA
Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin 2024’te bozma kararı vermesiyle Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülen Genelkurmay Çatı Davası, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin perde arkasını aydınlatacak iddialarla yankılandı.
Duruşmada iki gün süren savunmasını tamamlayan eski kurmay albay Orhan Yıkılkan, cemaat üyeliği ve darbe planlamasıyla suçlandığı davada, eylemlerinin örgütsel değil, dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın emirleri doğrultusunda olduğunu savundu.
Gazeteci Müyesser Yıldız’ın duruşuma salonundan aktardığı notlara göre Yıkılkan, “Her ne yaptıysam FETÖ’nün değil, Genelkurmay Başkanı’nın talimatıyla yaptım” diyerek, suçlamaları reddetti.
Yıkılkan’ın ifadeleri, özellikle Akar’ın darbe öncesi yaşadığı kaygılara odaklandı. Savcıların “Yurtta Sulh Konseyi üyesi” ithamına karşı, konseyin varlığını kabul etmekle birlikte başkanının Akar olduğunu ifade eden Yıkılkan, Akıncı Üssü olaylarını da “Akar, Erdoğan’ı kurtarmak için gitti” diye yorumladı.
Mahkeme Başkanı’nın “Dava dışı konulara girmeyin” uyarısına rağmen, Yıkılkan savunmasını “Haksızlığa uğradığımı anlatmaya çalışıyorum” diyerek sonlandırdı.
AKAR’IN “SIRA BANA GELİYOR” ENDİŞESİ
Yıkılkan’ın en çarpıcı iddiası, 15 Temmuz’un kökeninde devlet zirvesindeki siyasi tasfiyelerin yattığı yönünde oldu. Abdullah Gül’ün AKP’den ve devletten uzaklaştırılması, Ahmet Davutoğlu’na yönelik tasfiye sinyalleri ile Hakan Fidan’ın konumunun sallantıda olması, Akar’da derin bir tedirginlik yaratmıştı.
Yıkılkan, Akar’ın “sıra bana geliyor” endişesine kapıldığını ve özel sohbetlerinde şöyle dediğini aktardı: “Ben artık şikâyet makamında değilim, Genelkurmay Başkanıyım. Cumhurbaşkanı ülkeyi felakete sürüklüyor. Yanımda Balyoz’da yatanlar gibi bir ekip olsa, şimdiye kadar bu meseleyi çoktan çözerdim. Üzerime düşeni yapmaya hazırım, hazırlık yapın, getirin.”
Bu sözler, Erdoğan ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal arasındaki gizli ilişkiyi de işaret ediyor. Yıkılkan’a göre, Erdoğan’ın Ünal’ı Külliye’ye davet ettirmesi ve Akar’dan habersiz temaslar, emir-komuta zincirini zedelemiş, devlet içinde güven bunalımı doğurmuştu. Gökhan Şahin Sönmezateş’in Akıncı Üssü’ndeki rolü de Akar’ın talimatıyla bağlantılıydı; Yıkılkan, Akar’ın Sönmezateş’i arayarak Erdoğan’ın korumalarını uyarmasını emrettiğini öne sürdü.
“15 Temmuz, bu bunalımın sonucudur” diyen Yıkılkan, darbe ihbarlarının (Kasım 2015 ve Şubat 2016 MİT raporları) Akar’a iletilmesine rağmen harekete geçilmediğini ekledi.
MUHAFIZ ALAYI VE DARBE BİLDİRİSİ SUÇLAMALARINA YANIT
Yıkılkan, Muhafız Alayı Komutanı Muhsin Kutsi Barış’la darbe toplantılarına katıldığı iddiasını yalanladı. “Alaya sadece sosyal tesisler için gittim, giriş-çıkışlarım kayıtlı. 185 kamerada toplantı görüntüm yok” diyen sanık, kriptolu telefonunun olmadığını, Barış’ın aramalarının ise doğrudan Akar ve Yaşar Güler’e ait hatlara gittiğini vurguladı.
“Tatbikat başlasın emri bana atfediliyor ama HTS kayıtları Akar’ı gösteriyor” diye savundu. TRT’de okutturulan darbe bildirisi suçlamasına da değinen Yıkılkan, yarbay Ümit Gençer’in saat 00.04’te aradığını, “Okuma” dediğini belirtti. “9 dakikada nasıl organize ederim? Gençer, Akar’ın emir subayı Levent Türkkan’a ulaşamayınca beni aradı” iddiası, Gençer’in ilk ifadesindeki “Emir Alay Komutanı ve Genelkurmay Başkanı’ndan” sözlerini dayanak aldı.
CEMAATLE GÖRÜŞMELER: AKAR’IN BİLGİSİ KAPSAMINDA
Yıkılkan, TSK’nın cemaat taraftarlarınca ele geçirildiği iddialarına karşı, Akar’ın talimatıyla hazırladıkları raporu anlattı. “Darbe kitlesel olsa bile hücre tipi yapıyla birbirlerini tanımıyorlar, dolayısıyla organize olamazlar, ama cemaatin karşı çıktığı darbe yapılamaz” sonucuna vardıklarını söyleyen Yıkılkan, Akar’ın “Darbe olmasa hepsini tasfiye edecektik” sözünü hatırlattı.
Kasım 2014-Mart 2016 arası Akar adına cemaatle görüşen heyet iddiası ise en tartışmalı kısım. Yıkılkan, “Heyet ‘Desteğinize ihtiyaç var, darbe ve PKK mücadelesinde yardım’ mesajları taşıyordu. Akar ‘Tanımıyorum’ dedi ama inanmadım” diye konuştu.
Ayrıca, TSK imamı “KİP Hasan” (Ümit kod Hasan Demir) ile Akar’ın Yaşar Güler aracılığıyla görüştüğünü, Adil Öksüz’ün emirleri bu kanaldan almış olabileceğini öne sürdü.
İZLEME VE DİNLEME OLAYLARI
Yıkılkan, Kara Kuvvetleri Personel Başkanı Ömer Şevki Gençtürk’ün “Akar beni izlettiriyor mu?” sorusunu Akar’a ilettiğini, bunun üzerine tapeler aldığını anlattı. “TSK’da Tokatlılar Grubu (İsmail Metin Temel, Gençtürk, İzzet Çetingöz) Akar’ı izletiyordu. Emekli TSK’lılarla görüşmelerini tehlikeli buluyorlardı” iddiası, mahkemeyi germişti. Hulusi Akar’ın başdanışmanı eski kurmay albay Orhan Yıkılkan Hulusi Akar’la ilgili, “15 Temmuz gecesi derdest değildi; etrafına emirler veriyordu. Erdoğan’ı almaya giden Gökhan Şahin Sönmezateş’i aradı ‘Temkinli davranın’ dedi” açıklamasında bulunmuştu.
