CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Halk TV’de katıldığı canlı yayında Bolu’nun Kartalkaya bölgesinde yaşanan ve üç çocuğun yaşamını yitirdiği yangına ilişkin sert açıklamalarda bulundu. Özel, yangının sorumlularının yargı önüne çıkarılmamasından Turizm Bakanlığı’nı sorumlu tuttu.
“Yargılanmaları bakan iznine tabi”
Kartalkaya’daki facianın ardından başlatılan soruşturmalara değinen Özel, “İlk bilirkişi raporuna göre yangında esas sorumlular arasında yer alması gereken kişiler yargı önüne çıkmadı. Çünkü bu kişilerin yargılanabilmesi için bakanlık izni gerekiyor ve Turizm Bakanı izin vermedi. Şimdi idare mahkemesine başvurulacak” dedi.
Özel, olayla ilgili ifadelerde bakanlığın yangın söndürme tüplerinden işletme denetimine kadar birçok sorumluluğu üstlendiğinin görüldüğünü ancak olay sonrası hiçbir hesap vermediğini de vurguladı.
“Bakanlık denetledi ama şimdi ortada yok”
“Yangın tüplerini bakanlık denetlemiş, eksikleri tespit etmiş ama işlem yapılmamış. Sonra da bu eksikleri gidermek yerine sezon sonrasına bırakmışlar. Şimdi de bakanlık sorumluluktan kaçıyor” diyen Özel, Bolu Belediyesi’nin ikinci bilirkişi raporunda sorumlular arasında gösterildiğini, buna karşın ilk raporda yer almadığını belirtti.
Özel, “Turizm Bakanı hâlâ geçtiğimiz hafta lüks yatla Ege adalarında misafir ağırlıyordu. Bugün Bodrum’da lüks bir otelin önünde yatını çekmiş. Böyle bir sorumsuzluk olabilir mi?” diye konuştu.
“Bu dava Soma gibi karanlıkla kapanmamalı”
Özel, Kartalkaya’daki yargı sürecinin Soma faciasındaki gibi sonuçlanmaması için çaba göstereceklerini belirtti. “Soma’da ilk gün herkes ‘Unutursak yüreğimiz kurusun’ diyordu. Son gün salonda 150 kişi kalmıştı. Sanıklar birkaç gün cezaevinde yatıp dışarı çıktılar. Şimdi biri Dikili’de biri Ayvalık’ta elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Kartalkaya’da da bu yaşanmasın diye mücadele edeceğiz” dedi.
Özel, Kuzey Irak’ta metan gazı nedeniyle ölen 12 askerle ilgili açıklamalarda bulundu. Olayda büyük bir ihmal olduğunu vurgulayan Özel, “Bu işi bilen herkes aynı şeyi söylüyor: Çocuklar boşu boşuna öldü” dedi.
Özel, şöyle konuştu:
“O mağaraya, yıllar önce şehit olan bir subayımızın naaşını bulmak için gidiliyor. Burası metan gazı riski olan bir yer. Böyle bir alana girecek kişinin özel koruma kıyafetleri, ölçüm cihazları ve oksijen destekli maskeleriyle donatılması gerekir. Ancak bize anlatıldığına göre, bu kurallara uyulmadan 19 asker birlikte içeri giriyor. Devlete ait 19 civciv ölse hesabı sorarsınız. Burada 12 aslan parçası boşu boşuna şehit oldu.”
“Bu kadar tecrübeli bir orduda bu tedbirsizlik kabul edilemez”
Özel, yaşanan bu olayın bu tecrübeyle bağdaşmadığını ifade etti:
“Böyle bir devirde, bu kadar tecrübeli bir ordunun böyle bir tedbirsizlikle kayıplar vermesi kabul edilemez. Konuyu Meclis gündemine taşıyacağız. Bir araştırma komisyonu kurulması için girişim başlatacağız. Mutlaka Meclis eliyle bu olayın tüm yönleriyle araştırılması gerekiyor.”
Özgür Özel’den soruşturma tepkisi: “Bu majestelerinin savcısı gibi davranıyorlar”
Özel, hakkında açılan soruşturma sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Pazar günü başlatılan soruşturmayı “aceleyle alınmış bir karar” olarak nitelendiren Özel, süreci siyasi müdahaleler bağlamında değerlendirdi.
Özel, yapılan açıklamanın “kinayeli” olduğu yorumlarına karşı çıkarak, “Açıklamam kinaye değil, gayet açık. Bana soruşturma açmasalar, ‘Genel Başkan ifade özgürlüğü kapsamında konuşmuştur, Erdoğan da bir siyasetçi olarak ağır eleştirilere tahammül etmek zorundadır’ deseler o savcıyı hemen sürerlerdi” dedi.
“Soruşturma Akın Gürlek’in eline geçmesin diye alelacele başlatıldı”
Soruşturmanın zamanlamasına dikkat çeken Özgür Özel, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın pazartesiye kalmadan harekete geçtiğini söyledi:
“Pazar akşamı aceleyle soruşturma açıyorlar. Çünkü pazartesiye bıraksalar dosyayı Akın Gürlek açacak. Memnuniyet duyduğum şey şu: En azından Ankara Cumhuriyet Başsavcısı, ‘bu benim yetki alanımda’ diyerek sahiplenmiş, kendini Akın Gürlek’e ezdirmemiş.”
“Ümit Özdağ Antalya’da konuşuyor, gözaltı Ankara’da yapılıyor”
Özel, daha önce Ümit Özdağ’ın Antalya’da yaptığı bir konuşma nedeniyle Ankara’da gözaltına alınmasını hatırlatarak şunları söyledi:
“Ümit Özdağ Antalya’da konuşuyor, ama Ankara’da gözaltına alınıyor. Bu Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na da hakarettir. Çünkü ortada bir yetki gaspı var. Bir kibir var; ‘Ben özel yetkiliyim’ diyor. Kim veriyor bu yetkiyi? Bu majestelerinin savcısı gibi davranan kişiler yargı düzenini tahrip ediyor.”
Özel’den fezleke ve dokunulmazlık çıkışı: “Her şeyi göze alıyorlar, bunun da bir maliyeti olur”
Kürşad Oğuz’un “İktidar sizin dokunulmazlığınızın kaldırılmasını göze alır mı?” sorusu üzerine Özel, bu tür adımların mümkün olduğunu ancak sonuçlarının da olacağını ifade etti.
“Her şey beklenir. Göze alır demektir. Ama bunun da bir maliyeti olur. Şu ana kadar pek çok maliyete katlandılar, buna da katlanmayı göze alabilirler.”
“Ahmet Özer 251 gündür tutuklu”
Özel, parti yönetiminde yer verdiği bazı isimlerin Kürt siyasi hareketinden geldiği gerekçesiyle fişlendiğini söyleyerek şunları dile getirdi
“Kürt siyasi hareketinden birini bulmuşum, koymuşum yönetime. Bunu suç olarak kaydetmişler. Ama öbür tarafta devlet, İmralı’da Öcalan ile görüşüyor. Bu nasıl bir çifte standarttır?”
CHP yönetiminde görev alan akademisyen Ahmet Özer’in uzun süredir tutuklu olduğunu hatırlatan Özel, “Ahmet Özer 251 gündür tutuklu. Suç ne? CHP’de görev almak” diyerek tepki gösterdi.
“CHP anketlerde birinci parti çıktı, Erdoğan normalleşmeyi bitirdi”
Özel, AKP’nin CHP karşısında yaşadığı güç kaybının ardından “normalleşme sürecini” sona erdirdiğini öne sürdü:
“Erdoğan’a demişler ki anketlerde CHP birinci parti. O da normalleşmeyi bitirmek istedi. 9 Ekim’de Akın Gürlek’i görevlendirdiler. Hem de Bakan Yardımcılığından istifa ettirerek. Yasaya aykırı biçimde, siyasi makamdan yeniden yargı kürsüsüne oturtuldu. Buz gibi AKP’liyken başsavcı oldu başımıza.”
“Perşembe günü 410 belediye başkanımızla yol haritası belirleyeceğiz”
Özel, önemli bir buluşmayı da kamuoyuna açıkladı:
“Perşembe günü 410 belediye başkanımız Ankara’da bir araya gelecek. Her şeyi açıkça konuşacağız. Yeni dönemin yol haritasını birlikte çizeceğiz. Onlar yeni faza geçti, biz de geçeceğiz.”
“Ekrem’i bırak diyorlar, 15 milyon insanın oyuna sırtımı dönemem”
Özel, “Bana diyor ki, Ekrem’i bırak, Ankara merkezli siyaset yap. 15 milyon insanın oyunu almış birine nasıl sırtımı dönerim?” sözleriyle İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na desteğini yineledi.
“Siyaset mühendisliği dönemi geride kaldı”
Özgür Özel, iktidarın ve bazı çevrelerin CHP içindeki dengeyi kendi çıkarlarına göre şekillendirmeye çalıştığını ancak artık bu tür “siyaset mühendisliği” girişimlerinin işlemediğini belirtti:
“Siyaset mühendisliği yapıyorlar kendilerince. Ama o dönemler geride kaldı. 23 yıldır kazanıyorlardı. Her şeyin bir sonu var. Bu sefer biz kazandık.”
Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Toprak’a özel vurgu yapan Özel, Toprak’ın ailesine olan bağlılığı ve halkla kurduğu güven bağından bahsetti.
“Adıyaman’dan başlayayım. Adıyaman’ın Belediye Başkanı bizimle seçilmiş bir milletvekiliydi. Öyle bir an gördüm ki, ailesini kendi eliyle arabaya koydu. Abdurrahman, kendi yiğenlerini kendi eliyle mezara koydu. Taziye almadı, Adıyaman’da enkaza gitti. Böyle bir adamdır.”
Özel, Adıyaman’ı kazanmanın kolay olmadığını ifade ederek, bölgedeki siyasi dengelere işaret etti:
“Hiç aklımda yoktu, ‘Adıyaman’ı kazanabilir miyiz?’ diye düşünüyordum. AKP ve DEM orada güçlü. Ama dediler ki ‘Kürtçe ağıt yakanı da, muhafazakarı da, solcusu da Abdurrahman diyor, başka bir şey demiyor.’ Orada her siyasetçiye nasip olmayan bir güven kazanmış.”
Özel, Toprak hakkında ortaya atılan iddialara da yanıt verdi:
“Abdurrahman bu iftiracıyla iş yapmamış. İki soru soruyorlar; geçmişte bu adam AKP ile çalışmış, oradan alacakları varmış.”
Özel’den Manavgat Belediyesindeki yolsuzluk iddialarına sert tepki: “Partimizin adını lekeleyen kimseyi affetmeyiz”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manavgat Belediyesi ve Belediye Başkanı Şükrü Sözen hakkında gündeme gelen iddialarla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Sosyal medyada paylaşılan görüntüler ve belediyeye yönelik yolsuzluk iddialarına ilişkin konuşan Özel, “Partinin geleceğiyle oynayacak bir hareket yapan birini affetmek mümkün değil” dedi.
“O görüntüler gerçekse, Allah onun bin kere cezasını versin. Partinin geleceğiyle oynayacak bir hareket yapan birini affetmek mümkün değil.”
CHP Genel Merkezi tarafından görevlendirilen müfettişlerin sahadaki ilk tespitlerini de paylaşan Özel, durumun ciddiyetine dikkat çekti:
“Manavgat’taki iddialar için görevlendirdiğimiz müfettişlerden gelen ilk haberler iç açıcı değil. İddialar doğruysa, o kişinin partimizle bir saniye dahi ilgisini bırakmayız.”
İddiaların para alma yönünde olduğunu belirten Özel, “Bazı bilgiler geliyor, hiç iç açıcı değil. Para alma ihtimali var gibi duruyor” diyerek incelemenin sürdüğünü ve netleşmesi hâlinde gereğinin yapılacağını söyledi.
Özel, Aktaş’ın ihale ilişkilerini ve kamuoyuna yansıyan çarpıtılmış ifadelerini anlattı.
Aziz İhsan Aktaş iddialarına yanıt
“Aziz İhsan Aktaş taşıma ihalelerine giriyor. Bu çapta işlere genellikle 4-5 firma giriyor. Ama biri çekiliyor, öbürü kalıyor. Sonra öbürü giriyor, diğeri çekiliyor. Birbirlerinin ayağına basmıyorlar.”
Özel, Aktaş’ın CHP’li belediyelerle iş yapmaya AKP’li belediyelerle çalıştıktan sonra yöneldiğini belirterek, somut örnekler verdi:
“Utku Caner Çaykara, bu kişiye hiç ihale vermemiş. Göreve gelmiş, devam edeyim demiş. Ama sonra o da bir daha ihale vermemiş. Yani durum çok net.”
“AKP’liler araç bulamazken biz zorlanıyoruz, ama çamur bize atılıyor”
Özel, seçim döneminde yaşanan araç sıkıntılarına da değinerek, CHP’ye yöneltilen ithamların gerçeği yansıtmadığını şu sözlerle ifade etti:
“AKP’liler seçim arabasını park edecek yer bulamaz, biz zar zor araç buluyoruz. Bir seçim komisyonu kurulmuş. Sesli araç giydirme işi için biri çıksa, parti tamam der. Ama Utku’nun bu konudan haberi bile yok.”
Özel, iddiaların medya eliyle çarpıtıldığını belirterek tepkisini şöyle dile getirdi:
“Adam demiş ki ‘Baba bana dediler ki CHP kazanacak, onlara oyna. Hep AKP’lilere yapıyorum, biraz CHP’lilere yapayım, belki ihale verirler’ dedim. Bu ifadesi dikkate alınmamış. Adam yalanı TRT 1’den atıyor, ben Halk TV’den düzeltmek zorunda kalıyorum.”